YaRaMaZLaR
 
  Ana Sayfa
  İletişim
  Ziyaretşi defteri
  yaramazsite-chat
  ilahiler
  Peygamberler Tarihi
  En Komik Fıkralar
  Gazeteler
  Online Müzik
  E-devlet
  SSK,Bağ-Kur ve Emeklilik
  Nette para
  Web-Para
  Asla ümit kesme!
  KÜÇÜK LİMONCU
KÜÇÜK LİMONCU
(olumsuz düşüncelere etkili harika bir hikâye ) “lütfen okuyun’”
Genç öğretmen hanımıyla evlerinin önündeki büyük caddede kurulan Çarşamba pazarında ellerinde boş filelerle geziniyorlardı. Bir yandan hanımı, bir yandan kendisi fiyatları kontrol edip, “Her şey ateş pahası!” diye şikâyet ederek kalabalığın arasından güçlükle ilerliyorlardı. Küçük bir çocuğun “Limoooooooon! Limoooooooon! Çaya çorbaya limooon! Diye inadına bağırdığını duydular. Dönüp baktıklarında önündeki el arabasının üzerinde limon satmaya çalışan 6–7 yaşlarında eli yüzü kirli, elbisesi yamalarla dolu bir çocuk gördüler. Genç öğretmen gördüğü manzara karşısında öfkelenerek hanımına “Gör işte gör! Biz okula beklerken açgözlü babaları 5 kuruş için bunları sağda solda çalıştırıyorlar. Kimi limon, kimi mendil, kimi de sakız satıyor. Kimi de küçük elleriyle kocaman ayakkabıları boyuyor. Böyle aç gözlü, sarhoş, kumarbaz babaları hapse tıkmak lazım ama neyse…” genç öğretmenle eşi uflayıp puflayarak pazarı gezmeye devam etti. Fileleri yavaş yavaş dolmaya başlamıştı. Hanımı “limon da alalım. Unutma” dedi. “Olur olur, alırız!” Bir süre limon almak için tezgâhlara baktılar ama hiç limon satana rastlamadılar. Akıllarına pazarın aşağısında ki küçük çocuk geldi. Limonları dönüşte ondan almaya karar verdiler. Çocuğun yanına geldiklerinde limonların çoğunu satmış olduğunu gördüler. Genç öğretmen cebinden parayı çıkarırken çocuğun yüzüne dahi bakmadan “ 4 limon ver!” dedi. Çocuk büyük el çabukluğuyla limonları elindeki kese kâğıdına koyarken genç öğretmen uyardı: “Sulu olsun ha!” “Hepsi sulu abı, istersen birini keseyim!” “yok yok, gerekmez!” Çocuk limonları öğretmene uzatıp nefesiyle üşüyen ellerini ısıttıktan sonra “1,5 ytl abı!” dedi. Genç öğretmen mırıldanarak “Gerçi içki, kumar parası veriyoruz ama neyse…” dedi. Sonra cüzdanının bozuk para bölümünden 1,5 ytl çıkarıp çocuğa uzattı. Bu arada çocuk kirli parmaklarıyla geride kaç limon kaldığını sayıyordu. El arabasının üzerinde 9 limon kaldığını görünce genç öğretmene “Abi! İstesen 9 limonu sana 50 kuruşa veririm!” dedi. Genç öğretmen önceki limonları “Pahallıya mı aldım acaba?” diye düşünüp sordu: “Tanesini kaça alıyorsun sen?” “Tekini 75 kuruşa!” “Eeeeeeee O zaman zarar edersin. Bize bu yeter! Biraz daha beklersen satarsın!” Hanımı da annelik ve acıma hissiyle söze karıştı:” Daha erken, bekle muhakkak onları da satarsın. Herkes senden almaya mecbur!” “Yok abla! Boş ver! Şimdi satmam lazım!” Genç öğretmen şaşkınlıkla “Niye?” diye sordu. Çocuk bağırmaktan kısılmış sesiyle cevap vardı: “Bana fazla geç olmadan 50 kuruş daha lazım! 50 kuruşum daha olursa, hasta babama yetiştirmem gereken ilacı alabilirim. Zarar etsem de önemli değil yeter ki babam iyileşsin!”
 
:::::::::::...........ANKET.......::::::::::  
   
HOŞGELDİNİZ  
  Sitemiz Kurulum Aşamasındadır En Kısa Zamanda Aktif Hale Gelecektir ßy PoZqUrMiKs  
 
   
 
   
Bugün 3 ziyaretçi (5 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol